Eski Defterler. Bazen eski defterleri karıştırırız. Neler çıkmaz ki. Hatıralar, unutulanlar, vay be bunlar da olmuştu diye, gülümsediğimiz veya hayıflandıklarımız. Geçen günlerin bizlere neler verdiğini neleri aldığını da eski defterlerde görmek mümkün. Gerede'nin tertemiz havası suyu, erik, armut, elma bahçeler ve gül kokuları. Esentepemizin huzur veren sükunetini, çam ve kekik kokularını, kuş seslerini onları da yazmışım defalarca. Sonra bir şeyi daha hatırladım göz gezdirirken yazdıklarımda. Yaklaşık yirmi beş yıl kadar önce hava şartları bu şekilde gider, yani küresel ısınma dediğimiz şey devam ederse, yok edilen bitki ve hayvan toplulukları kendini yenileyemezse, çölleşme meydana geleceğini ve Anadolu'da yaşanabilecek yer olarak sadece Bolu- Kastamonu arasında kalan bizim yaşadığımız bölgenin kalacağını yani Gerede'nin kalacağını yazmışım. Bu fikri bende o yıllarda okuduğum bilim dergileri, belgesel programlar ve benzeri basın yayın organlarındaki yazılar, söyleşiler ve görseller doğurmuştu. Bunun üzerine 2020 yılında Gerede'yi tasvir etmeye çalışmış ve iklim değişikliği böyle giderse gerçekten de 2020' de Gerede'nin havasının da sıcak, kurak bir şekle dönüşeceğini yazmışım. Hayaldi düşündüklerim, ama şükür ki henüz tamamen gerçekleşmedi. Şehir içinde bitmek üzere olan yeşillikler, kuzey çevremizi saran ormanlarla Gerede'ye şimdilik rahat nefes aldırmaya devam ediyor. Bir çoğumuz geçmiş kışları artık zor hatırlar olduk. Bu yıl o yıllarda yazdıklarımı desteklercesine, karsız ılık bir kış mevsimi yaşadık. Çoğumuz kar yağışını özledi. Bazılarımız hayra alamet değil diye yorumladı. Uzun süren soğuk kış mevsimiyle anılan Gerede şimdi yağmur yağışlı ılık bir iklimi sahiplenmiş gibi. Memleketimizin çölleşmesini engellemek, ağaç ve bitki örtüsünü çoğaltmak için ilgili bakanlıkların değişik projeler uyguladıklarını duyuyoruz. Bunlar tabi ki iyi şeyler. Çevreyi yok etmeden, su kaynaklarını, hayvan, bitki tüm canlıları kendi yaşam ortamlarında, kendi yaşayış şekillerinde bırakmak çok çok önemli. Gelecekten emanet aldığımız ve ata yadigarı memleketimizin, sadece geçmiş güzellikleri ile avunmadan, hala aynı şekilde tertemiz havası, suyu ve tabiatı ile yaşamaya devam edebilmesi arzusu ile…
|